“Kalekapısı” yani “Saat Kulesi” önünden “Cumhuriyet Meydanı” arasında yıkılmadan kalan iki tane tarihi surlarımız var.
Son senelerde adında “Kaleiçi” olan ama tamamen “dışında” olan bu “Dernek” o güzelim “tarihi surların arasına; sanki bir “pet shop” gibi kediler, kedi köpek mamaları ve derneğine bahşiş kutusu koydu!
“Kedi ve köpek” bizlerin “at” gibi ülke genelinde çok sevdiğimiz hayvanlardır.
Ama hepsinin kendine göre bir doğal yaşama alanları vardır.
Son yıllarda “hayvan severlik” duygusunu tamamen bir “ticaret” haline getirdiler.
Balıklardan, kertenkelelerden, kaplumbağalardan tutun, çeşit çeşit kuşlara, papağanlara kadar hayvanlar “pet shop” denilen dükkânlarda İstanbul, Ankara, İzmir belki tüm şehirlerde satışa başlandı.
Bunlara kediler ve köpekler de eklendi!
TAMAMEN TİCARET
Çeşitli ülkelerin doğal ortamlarından çalınan bu hayvanlar; sadece “zengin çocukları” mutlu olsun diyerek “satış” amaçlı çeşitli yollardan yurda sokuluyorlar.
Hangi hayvan olursa olsun satarken kazananlar bu kazançlarına onların yemlerini ekleyerek sürekli kazanç sağlamaktadır.
Bir tane değil, binlerce hayvan için yapılan bu ticaret ekonomik olarak büyük rakamlarla dönüyor.
Beni işin bu tarafı değil; hayvanların özgürlüklerini kısıtlayıp kafeslere mahkûm edilmesi üzüyor.
Bir hevesle alınan bu hayvanlar; bıkkınlık yaratmaya başlayınca aileler bu hayvanları verecek bir yer de bulamıyorlar ve onları sokağa atıveriyorlar.
Antalya sokaklarında dolaşan hayvanların çoğunun “süs hayvanı” olduğu bir gerçektir.
TARİHİ SURLAR
Kimden nasıl izin alındı bilmiyoruz ama Antalya’nın en güzel ve en tarihi bir caddesinde surlar önünde; bir “pet shop” açıldı!
Buraya hiç yakışmayan bir görüntü idi.
Sizlerin ve esnafın tepkisiyle buradaki baraka kaldırıldı ama çirkinlik aynen devam ediyor.
Hayvanların deşemedikleri toprak üstünde kalan posaları büyük kokular yapıyor.
ÇİÇEKLİK
Geçen hafta kedilerin işedikleri bu alana; yeniden “süs çiçekleri” dikildi. Kimse basmasın diyerek de şeritle etrafı çevrildi! Hatta orada yatık taş üzeride yazılar olan bir de “sanatsal taş” var.
Peki, şimdi ne olacak?
Kediler oraya posa yapmayacaklar mı?
Yapacaklarsa neden buna emek?
…
Uzun lafın kısası “Kalekapısı” bir “pet shop” değildir ve olmamalıdır.
Ve buraya yakışmayan bu çirkinlikler derhal kaldırılmalıdır.
:::: ::::
“YAT FOTO” REZALETİ!
Ankara’dan gelen misafirlerimiz anlatınca şaşırmıştım. Katıldıkları “yat” gezisinde hemen hemen her yolcunun “zorla” fotoğrafını çekip satmaya çalışan bir “fotoğrafçı” olayı var!
Bu hafta Koreli bir turistimiz Antalya ile ilgili izlenimlerini bana anlattı. Fakat bindiği yat gezisinde kendisine ve diğer yolculara “zorla” fotoğraf satılmasına çok üzüldüğünü söyledi.
NEDİR BU YAT FOTOĞRAFÇILIĞI?
Herkesin cep telefonu bir fotoğraf makinesi gibi görev yapıyor. İsteyen istediği yerde “hatıra” olarak çekiyor.
Yata binenlerin “illa fotoğraf çekileceksin” diye bir zorunluluğu mu var acaba?
“Bu neyin nesi, neyin fesi?” diye merak ediyor insan.
Zorla fotoğraf çekmek de ne demek?
Yok mu bir dernekleri? Yok mu bir Zabıta? Yok mu bir Belediye bu çirkinlikleri önleyecek.
Yolcular ve turistler bu uygulamadan “çok ciddi” rahatsızlar.
…
Aynı turist katıldığı yatta kendilerine bir çay bile ikram etmediklerini söyledi. Üşüdükleri halde battaniye de vermemişler! Yüz liralık bir turda; devamlı bir şeyler satmaya çalıştıklarını ve fotoğrafçının verdiği rahatsızlığı da hiç unutamamış.
…
Güzel bir Kaleiçi istiyorsak bunlara dikkat etmeliyiz.
::::: :::::
YANGIN DOLAPLARI
Kullanan kullanıyor! Hortumlar yerde, dolap kapakları açıkta; kimsenin umurunda bile değil!
Ben yazıyorum, fotoğraf çekiyorum, telefon da ediyorum ama netice değişmiyor bir türlü!
Siz olsanız ne yaparsınız acaba?
Bıktım artık bu ilgisizlikten!
Yorumlar
Kalan Karakter: