Köşe yazısına cumartesi günü yapılan Antalyaspor Kulübü Derneği genel kurulu ile başlamak gerekiyor.
Antalyaspor'da artık yeni bir dönem başlıyor.
Antalyaspor'un son 3 yılında yaşananları yazmaya kalksak adeta roman olur.
Ancak artık geçmişi yeniden konuşmak yerine geleceği konuşmalı ve önümüze bakmalıyız diye düşünüyorum.
Geçmişte hatalar yapıldı, bu doğru artık önümüze bakmalı, birlik ve beraberlik ile Antalyaspor'u yukarılara taşımalıyız.
Yanı ayrıştırıcı değil birleştirici olalım.
Sonuç itibariyle Ali Şafak Öztürk, artık hem dernek hem de AŞ başkanı.
Yanı davul da, tokmak da bundan böyle Öztürk'ün elinde olacak.
Cumartesi günü tartışmaların olmadığı, güzel mesajların verildiği bir genel kurul izledik.
Zaten arzumuz, isteğimiz de bu yöndeydi.
Ayin 27'sinde bir genel kurul daha yapılacak. Yapılan bu genel kurullar camiamıza hayırlı olsun diyelim ve artık her sene bir genel kurul yapmak zorunda kalmadığımız günleri görelim dileğinde bulunalım.
Dün oynana Sivasspor maçından gelecek olursak.
Her iki takım açısından da son derece önemli bir karşılaşmaydı.
Özellikle Bülent Korkmaz açısından çok daha önemliydi. Çünkü geçen haftaki mağlubiyetin ardından anlamsız yere Bülent Korkmaz camia içerisinde tartışılmaya başlanmıştı.
Sivasspor karşılaşmaya erken gol bularak başladı. Bu gole erken reaksiyon veren Antalyaspor özellikle Hakan Özmert'in sazı eline alması ile birlikte önce Mevlüt ile sonra da Doukara ile öne geçmeyi başardı.
İkinci yarıda ise mücadele gücünü ortaya koyan kırmızı beyazlı ekip sahadan 2-1 galibiyet ile ayrılarak 6 hafta sonunda 10 puana ulaştı.
Haftalardır söylüyorum, Antalyaspor fizik olarak çok iyi durumda. Mücadele gücü çok yüksek. Oyun anlamında eksiklerimiz var, bunu da haftalar ilerledikçe geliştireceğiz. Çünkü Antalyaspor için haftalar ilerledikçe oyununun geliştiğini daha net bir şekilde görebiliyoruz.
Yorumlar
Kalan Karakter: