Bülent hoca ve yanlışları
Yayınlanma :
15.09.2019 21:01
Güncelleme
: 15.09.2019 21:01
Rakip ise Galatasaray karşısında kırmızı kartlar ile gündeme gelen ve Antalya’ya eksik kadro ile gelen Kayserispor’du.
Antalyaspor için devamlı olarak yapılan eleştiri iç saha performansıydı.
Çünkü Antalyaspor deplasmanda çok daha rahat oynuyor.
Deplasmanda; rakibinin oyununu bozan, iyi savunmaya yapmaya çalışan, kontra ve duran toplar ile de rakip kalede gol arayan bir Antalyaspor izliyoruz.
Yani göze hoş gelmeyen, sıkıcı ama sonuç itibariyle istediğini sahadan alan bir takım.
İç sahada ise Antalyaspor’un bir hücum organizasyonu yok.
Devamlı olarak sağ kanadı kullanmaya çalışan bir ekibiz.
Nazım’ın çıkışları ve Serdar’ın kanat ataklarının yanı sıra, içeriye kat edip araya attığı toplar haricinde kırmızı beyazlı ekibin hücum varyasyonu yok.
Kayseri karşısında ise bu bile tek başına yetecek durumdaydı.
Antalyaspor yine sağ kanattan geliştirdiği ataklar ile maça hızlı başladı ve ilk 15 dakikada maçı koparacak noktaya ulaştı.
Önce öne geçti sonra ise Nazım’la çok net bir gol fırsatını değerlendiremedi.
Antalyaspor kalesine şut dahi çekmeyen Kayserispor ise iki kez geldiği rakip kaleden 2 gol çıkarmayı başardı.
Kayserispor bu sezon izlediğimiz en kötü takımlardan birisi ama futbol böyle bir şey.
Atamazsan atıyorlar…
Devamlı olarak söylüyorum, deplasmanda oynanan oyun tabelaya yansıdığı müddetçe sorun çıkarmaz, ancak iç sahada çok daha fazlası gereklidir.
Bülent Korkmaz net olarak belli ki, deplasmanda çok daha rahat.
Çünkü seyirci baskısı yok, kaybetse de ‘deplasmandır’ denilir ve geçilir.
Ancak iç sahada bunun tersi, üzerinde büyük baskı hissediyor.
Cumartesi günü de bu baskıyı net bir şekilde gördük.
Sahada en sakin olması gereken kişi o olmalıyken, neredeyse rakip yardımcı antrenörüne saldıracak, futbolcusuna el kol hareketleri yapan bir teknik direktör vardı.
Tabiî ki hırs olabilir, futbolcularını motive etmek istemiş olabilir.
Ama bu şekilde değil.
Hocanın; böylesine agresif, sinirli ve rakibe karşı saldırgan bur tutum sergilemesi kendisini yıpratır.
Ben hocayı bu karşılaşmada ‘patlamaya hazır bomba’ gibi gördüm.
Hoca mutlaka sinirlerine hakim olmak zorunda.
Diğer taraftan iç sahada bu takımın sol beki Celustka olamaz.
Celustka olursa, mutlaka bir kanadız çalışmaz hale geliyor.
Şayet Eren Albayrak kulübedeyse o zaman sahada da olmalıdır.
Elinizde bu bölgenin oyuncusu varken, devşirme bir oyuncu ile sahaya çıkmanın mantığını anlayabilmiş değilim.
Ayrıca Bülent hoca bana göre oyuncu değişikliklerinde çok geç kaldı. Karşılaşma 2-1’e geldikten sonra bir hamle gerekiyordu.
Neden bekledi anlamış değilim.
Ayrıca Hakan ile ilgili neler olup bittiğini de Antalyaspor camiası öğrenmelidir.
Bu takımın tahtaya ilk yazılan ismi Hakan olurken, ne oldu da bir anda bıçak gibi kesildi ve maçın 90. dakikasında oyuna alınır hale geldi.
Aklıma hocanın Zeki’yi maçın son dakikasında oyuna almak istemesi ve sonrasında yaşanan süreç geldi.
Umarım Hakan ile de benzer sorunlar yaşanmıyordur.
Daha ligin çok başındayız.
Önümüzde uzun bir maraton var ama Bülent hoca da şapkasını önüne koyup düşünmelidir.
Geçtiğimiz yıl gördüğümüz Bülent hoca ile bu yılki arasında fark var.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: