HAYATA SORDUM

Hayat sen neden bu kadar zorsun? Hayat gülümsedi ve dediki; Zaman aptalca şeyleri dert etmek için çok kısa. İnsanların kolay şeyleri takdir etmediklerini bil yeter. En önemli ders hiçbir şeyi zorlamamaktır. Konuşmalar verilen sözler, arkadaşlıklar, ilgi, sevgi, saygı, güven gibi önemli alanlar ilişkilerin temelini oluşturur. Zorlamayla olan şeyler uğruna savaşmaya değmez. Ne varsa o gelir. Zaman akar, neyse akıyor işte neyse o… Bazı ilişkiler farklı koşullarda ve farklı amaçlarda olabilir. Kendinizi kendinize veya diğerlerine ifade etmek için çeşitli yollar vardır. Bir sevgi duygusunu ifade etmek için seçilen söz ve yapılan bir jest ya da bir çiçek duyguyu dile getiren iletişim aracı olabilir. İyi niyetle düşünülen her şey sıcak birliktelikleri gerçekleştirmek için yapılabilir. Kendini kandırma, ötekini kandırma, eğlenme, kontrol ve baskı kurma şeklinde algılanabilen durumlar olduğu gibi olumsuz bir takım sonuçlar çıkarma eğilimiyle de karşılaşabileceğinize hazırlıklı olun. Bazen çok sevgi dolu bir ses tonu kandırma taktiği olarak algılanabilir. Dolayısı ile kendi kendine ve kişiler arası iletişimde sadece amaç değil sonuç da değerlendirilmelidir. Sonra hayat sözlerine devam etti; Ağzından çıkan söz çok önemlidir. Okun yaydan çıkması gibidir. Dönüşü yoktur. Kaçırılan fırsat tekrar gelmez. Zamanı boşa harcamak gibi lüksünüz olamaz. Geri dönmeyen tek şeydir zaman. Ya kaybedilen güven. Hiç aklınıza gelir mi kaybedilen güven de geri gelmez, sonuç pişmanlıktır. O zaman hayat sen neden bu kadar zorsun yerine ben niçin varım yeryüzünde diye sormak lazım. O kadar çok madde oldu ki hayat tarzı, o kadar çok madde ile iç içe oldunuz ki mana alanlarınız daraldı. Korunacak, barınacak, doyacak, sonra sevilecek, sevecek, inanacaksınız dedi hayat ve devam etti; Bir akşam yemeğinde arabesk müzik dinlediniz diye bütün günler ve yaşanan olaylar arabesk arabesk olmaz. Korkmayın. Kuğu balesi dinlediğiniz, izlediğiniz için bütün günler boyunca kuğu dansı yapacak değilsiniz. Fındık Kıranı izlediniz diye fındık kıran balerini ya da baleti olmazsınız, korkmayın. Gün ne getirdiyse onu yaşayın akan akar gider neyse o”dur korkmayın.