"BİZ"

Son günlerde en çok aklıma gelen konular, ilişkiler, kimlik duygusu, duyarlılık, algı pozisyonları, yargılamak, tepkiler, tıkanan ilişkiler ve biz duygusu.
Yolunda giden ilişkiler, sağlam bir kimlik duygusuyla inşa edilir. Benlik duygusu ne kadar güçlüyse insanlarla iletişim kurabilmek için temel o kadar sağlam olur. Kişi kendini ne kadar fark ederse öz benliğe o kadar saygı gösterir. Yolunda giden ilişkilerde kendini bilmek konusunda net bir duyarlılık vardır. Kişi kendi ve diğer insanlar arasındaki roller ve sorumluluklarının sınırını bilmelidir. Çünkü iletişimde kullanılan sözcüklerin anlamı üstüste binen ve tek başına olan şeyler arasındaki aynı yaklaşımlar ve farklı bakış açıları arasındaki sınırlardır. Ve hem sınırlar hem ilişkiler arası saygı sadece sözle değil davranış biçimiyle de gösterilmelidir. Ne istemekle ne yapmaya hazırlanmak konusunda, sorumlulukların neler olduğu bilincinde net olmak ve bunları açık ve etkili bir şekilde direk aktarabilmek ilişkilerin daha iyi yürümesine destek verir.
Herhangi bir ilişkide farklı algı pozisyonları alabilmek önemli bir yetenek diye düşünüyorum. İlişkiler, değişik alanlarda etkili bir şekilde yürüyebilir. Burada güç veren unsur özel bir içerik değil süreçtir. Ancak kişiler kuralları, sorumlulukları, doğru ve özenle seçilmiş konuşmayı aktarma şeklini bildiği sürece iletişim daha net olur. İnsanlar saygılı olmayı ve birbiriyle zerafet sınırlarıyla iletişim kurmayı bilmelidir. Yargılamaksızın geri bildirim de ilişkilerde önemli rol oynar. Seçilen doğru ya da yanlış kelimeye karşıdaki kişi ne kadar dikkat ederse o kadar net tepki gelir. Bu durumda karşıdaki kişi kelimelerin Rehberliğini kavrayabilmek için antenlerini açmıştır. En sıkıntılı durumu varsayımlarla karşılaşmaktır. Varsayımlar ve özensiz kelimeler ilişkileri tıkar. Biz duygusu inşa edilemez.
“BİZ” kendiliğinden oluşan bir durum değildir. Gramerde biz zamir olmaktan da öte bir şeydir, onun inşa edilmesi zor değildir.
Siz de “BİZ” kendi yetkisi içinde varolan bir şey gibi düşünür müsünüz, merak ettim.
Bana göre kimlik kazanmış biz “bizim” kim olduğumuzdur. “BİZ” ; kendi olmanın ne anlama geldiğini bilir. Böylece en önemli kişisel ilişkilerde en önemli soru: Biz ne istiyoruz? Sorunun cevabı ise “bizi”dir. Yani “biz” inançlar ve değerler seviyesinde olma sebebidir. İşte o zaman sorulacak olan da: “Biz ne anlama gelmektedir?”
Cevabı kendimizde.