Antalya'da gazetecilik mesleğini icra etmeye başladığım günden itibaren mesleğimizin etik kurallarını yeniden tanımlamak zorunda kaldım. 27 yıldır bildiğim kent bilinci, yerel basın sorumluluğu, habercilik ilkeleri, emeğe saygı gibi kavramların yok olduğunu görmek hatta yaşamak içimi acıtıyor.

Bu bağlamda siz sevgili okuyucularımla biraz dertleşmek istiyorum. Bayram öncesi Hürses Gazetesi’nin manşet haberinde EXPO’nun akıbetiyle ilgili olarak ünlü televizyon sahibi Acun Ilıcalı’nın fuar alanına talip olduğuyla ilgili özel habere imza attık. Herkes ne olacak bu fuar alanı diye sorarken, arka planda süren pazarlıklarla ilgili haberimiz ulusal basında bile etki gösterdi. Hürriyet Gazetesi’nden Jale Özgentürk, 18 Eylül tarihli köşe yazısında özel haberimizi konu ederek 'Antalya yerel basınında çıkan haberlere göre' şeklinde bir cümle kullanmasının ardından dün de Antalya’da yayınlanan diğer yerel gazeteler gerek köşe yazılarıyla, gerekse haberleriyle konuyu gündeme taşıdı.

Ancak ortaya çıkan tek cümle Antalya yerel basınında çıkan habere göre… diye başlayıp, Acun Ilıcalı’nın EXPO 2016 Antalya Fuar Alanı’na talip olmasını ve ulusal basında yer almasını değerlendirdi.

Haberi, istihbaratı, emeği, yayınlanması tamamen Hürses Gazetesi’nde iken, Antalya’da yayınlanan tüm yerel gazeteler dahil edilerek  değerlendirmesi ne etiktir, ne de ahlaki…

Emekçiliği savunanların öncelikli olarak kendi sektöründe emeğe sahip çıkması gerekmez mi?
Ya da bir başarıya imza atmış hatta ulusal düzeyde başarı elde etmiş meslektaşınızla gurur duymaz mısınız?

Haber değerlendirmenizde ya da köşe yazınızda Hürses Gazetesi’nin özel haberinde diye cümle kurmanız, neyinizi ne kadar eksiltir. Gerçi Antalya’ya geldiğim günden beri bunu ilk kez yaşamıyorum ancak bu kez okuyucularımla paylaşarak, gerçek değerlendirmeyi yapacaklara seslenmek istedim. Çünkü bir ulusal düzeyde bir internet sitesinde haber okurken dikkatinizi çeken ayrıntı vardır. Şu gazetenin haberine göre veya şu gazeteden şu muhabirin yaptığı habere göre yayınlanan haberler bu anlattığım mesleki sorumluluğun, emeğe saygının bir ifadesidir.

Sezar’ın hakkı ne zaman Sezar’ın oldu ki diyebilirsiniz ancak ben her zaman doğruları söylemekten vazgeçmeyeceğim…

UNUTMA

Anneye her ay 823 TL maaş

Annelerin yarım gün çalışıp tam maaş almaları sayesinde devlet katkısı 823 lira olacak.Torba Yasa ile yürürlüğe giren ve çıkartılan yönetmelikle de detayları belli olan yarım gün mesaide devlet katkısı aylık 823 lirayı bulacak. Yasaya görekadınlar doğumyapmaları halinde analık izni sonrasında birinci doğumda 2 ay ikincisinde 4 ay, sonraki doğumlarda ise 6 ay süreyle yarım gün çalışıp tam maaş alabilecek. Engelli çocuğu olanlarda süre 12 ay olarak uygulanacak. Üstelik bu izin hakkından 3 yaşına kadarçocuk evlat edinenler de yararlanacak. Bu hak aynı şekilde işçi annelere de (özel sektörde çalışanlar) tanındı. 

GÜNÜN SÖZÜ

Bir kimseye edilecek iyiliğin en mükemmeli o kimseye minnet altında bırakmayandır. Balzac

GÜNÜN FOTOSU

#antalyamerhaba