Spor, ticaret, eğitim, meslek ve ahi guruplarına bizzat hakim olan kişiler, hayat denilen yolda güzel insandır.
Hele birde aile; mahalle, büyük, küçük, saygısı, sevgisi varsa çok güzel insandır.
Gönüllerde hem ‘Serdar’, hem ‘Padişahtır’
Hayırlı yolda yürümek ve örnek olmak, hepimizin işi olmalı, öyle de yapmalıyız.
Yazının ilk satırlara neden böyle başladım?
Dünya-ahret insanoğlu, hep beraber nice sefer yaptı. Akıbetini bilmeden, bir yola çıktı. Bazıları ise hayır niyetine yaptıkları çalışmaları, onların hakkında hayırlı oldu. Bazıları yanlış arkadaşla hedef tahtasını bile bulamadı.
İstediği renkli hedefler, onu yoldan çıkardı, firavun oldu, ah aldı...
Yalan oldu...
İki yönde insanlar çalışıyor, niyetleri onları iyi yada kötü bir marka yapıyor. İyi ve başarılı olanlarla kötü ve başarılı olanlar hep kafada bir mücadele içindeyiz. Hep iyiler kazansın niyeti ile safımızı belli etmeye çalışıyoruz ancak, bazı rauntlarda firavunlardan sağlam kafa, göz dayak yemekteyiz. Sinir, stres yıkımı da cabası.
Yazdıklarımın tüm insanlar için aynı olduğunu; Afrika, Avrupa yada Amerika’da aynı mücadele içinde olan iyi insanlar, firavunlar olduğunu bilmekteyim...
Ancak kaderin çalışmayla genişlediğini bilecek yaştayım. Kısaca; kim çok çalışırsa, talep ettiği ilim, onu yukarıya doğru taşıyor.
(İşin vardığı yer olan ahret ayağı, başka önemli konu tabii..)
Öğretmen kim.? Hoca kim.? Usta kim.? Kim....
Yazdıklarım çarşının pazarın içinde olan, işine bakan bir gözün yorumu...
Normal, sıradan her insana bir avuç mutluluk yeter. Temiz maya misali, yaşasın çoğalsın, bu iyi niyetli arkadaşlar.
Bir lokma, bir hırka, yatacak yer, bize zimmetli. Ölsek bile bunun dışında dünyalık yok bizle giden...
Birde niyetlerimiz tabii.
Önümüzde seçim var, bu seçime girenler niyetlerini gözden geçirsinler, dünyayı kazanırken ahretlerini kaybetmesinler. Niyet hayra, akıbetin hayırlı olduğunu unutmasınlar, çünkü kendilerini seviyoruz sayıyoruz. Biliyoruz ki yapılanlar ve yaptıkları kolay iş değil. Antalyaspor’u da, amatörü de, altyapıyı da, spor branşlarını da lütfen unutmasınlar, özellikle rica ediyorum sporsever bir Antalyalı olarak..
Antalya oldum olası kültür, doğa ve spor şehridir. Olimpos, Olimpiyat Ateşi ve Olimpiyat ruhu hepimizde olması gerekir. Çünkü Olimpiyat ateşi de Antalya’dır, Antalyalıdır. Sporda siyasette kazanmak ve kaybetmek, mücadele bu işin ruhunda var, mayasında var. Kazanana ince ipekli, atlas kumaşlar var, kaybedene aba var, keçe giymekte var diyelim.
Ey ruh, eğer varsan Olimpiyat Ateşini siyasete de yak diyelim, Antalya kazansın diyelim... Antalyaspor Kulüp Derneği’nde yüzme ve voleybol branşlarındaki başarılı yükseliş dikkat çekici.
Alp Özel'e, özel teşekkürler...
En büyük Antalya..
Yorumlar
Kalan Karakter: