Hayat devam ediyor. Hepimizin yaşı ilerlerken, günler daha çabuk geçiyor.
İşte anılarda, buralarda, biraz gamlı, biraz da demli oluyor insan.
Yıllar, önce kafandaki pembe (yada her ne renk ise) hayallerine başın bozuk bir halde kavuşunca, tok halde sofraya oturmuş gibi oluyoruz.
Oysa, biraz yazılana bakıp okursak, ne demiş Hz. Mevlana; Tandır kıvama geldi, hamur tükendi, işler kıvama geldi, ömür tükendi...
Gözü tok, karnın tok ise tandır yavaş ama iyi pişirir; gam, dem iyi olur, insan da.
Hep aç isen, dünya seni kesmez, ne yersen ye, doymazsın, sonra sonbahara gazel yaprağı.
Tercihler iyice, kötüye savurur seni.
Hayatın kuralı belli, itibar gider, para kalır yada kalmaz ama yalan dünya her durumda kandırıyor hepimizi.
Ben yalana esir olmaktansa, tandıra odun ol daha iyi diyenlerdenim. Tam burada insan yalan oluyor diyorum, yaptığı iyi işler kalıcı olur diyorum, biraz edebiyatlı yazarak sizlere konuya girmeye çalışıyorum.
Konunun özüne geldik, gidiyoruz. Buralara, ne bıraktık demeye getiriyorum sözü...
Spor için Antalya sporuna ne bıraktık? Antalya’ya ne bıraktım? Dünyama, ahretime ne yaptım muhasebesi önemli. Hesap bilemeyenin hayalleri Paris, gerçekleri Bayburt oluyor…
Sezon başı, Antalyaspor düşer diyen tellallar vardı. (Gerçi bunlar hep vardır)
İki takım tutarlar, bugün İstanbul, yarın Antalya derler. Başkanlara iftira atarlar, yalandan sallarlar, sonra başkanlara yemek balık yaparlar. Kanları mavi, ruhları magazin varlıklardır. Anadolu’da, her ilde vardır bunlardan, mavi kanlıdır bunlar, şöhreti sever, reklamdan beslenirler. İşi doğru yapan, fikir üreten, başarılı olanlara, kaba tabirle sallar dururlar.
Sezon başı Bülent Korkmaz geldi, takım iyi dedik, kadro yeterli, iyi çalışma, bir iki ufak ipeksi dokunuş yeter Antalya’mıza dedik.
Salladılar bize. Her daim mutluyuz, çalışma ve sevgi ile alınmış 20 puanımız var cepte.
Evet bu başarının sırrı para değil sevgi. Cihan Bulut ve ekibi, Bülent hocaya para değil, sevgi teklifi sundu. Biz de para çok-yok dediler. Menderes Türel destek verdi, Ümit Uysal destek verdi, proje yaptılar kaynak buldular. Bunlarda Antalya’ya sevgi verdi, proje verdi, sonuçta hedefe mütevazi bir Antalyaspor konuldu ve başarılı olundu.
Tellallara gelince; terelelli, deli oldular. Çünkü hayatlarında sevgi yok, aşk şarkıları yok.
Mavi kan dolaşımı var, başarılı olmayalım, çalışmayalım hep düşkün olalım, onlara muhtaç olalım istiyorlar. Ali Şafak Öztürk ve yönetimini, geçen dönem yaşananlardan dersli gördüm.
Yaptığı transferler yerinde ve ekonomik. Kendisinin bu sevgi yumağına ticari projeler ve altyapı ile katkı yapmasını umutla bekliyorum. Tek taştan duvar olmaz, bunu hepimizin anlaması gerekir. Tellallara bakmayın, bunlar anlamaz, çünkü onların kanı mavi, sevgiyi aşkı bilmezler, sevmezler…
‘Dün dünde kaldı can cazım, bugün yeni bir şeyler söylemek lazım’ diyerek yazıyı bağlayalım.
Aşk sevgi Antalyaspor’da; aşkı bilenler Antalya’da.
En büyük Antalya…
Yorumlar
Kalan Karakter: