İYİ Parti'de kadın devrimi

İYİ Parti'nin hem kurucu üyesi hem de Genel İdari Kurul Üyesi olan Neşe Toker, Atatürk Parkı'nda bulunan Paşa Kafe'de hemşerileriyle bir araya geldi. Genel Başkan Meral Akşener'in isteğiyle işini bırakıp siyasete atılmaya karar verdiğini belirten Toker, partisinin programından bahsetti. Toker, yüzde 25 kadın kotası koyulduğunu ve hiçbir teşkilatın bu kotayı doldurmadan onaylanmayacağını söyledi. Eşinin de daha önce Doğru Yol Partisi'nden milletvekili adayı olduğunu ifade eden Toker, "O dönem kendisini destekledim. Eşimin adaylığı sürecinden dolayı köyleri çok iyi biliyorum" şeklinde konuştu.

BİR GÜNDE EMEKLİ OLDU

Tıp Doktoru olan Neşe Toker, Genel Başkan Meral Akşener'in isteğiyle emekliye ayrıldığını ve partiye katıldığını açıkladı. Toker, çalışmalarını şu şekilde anlattı: "Akademisyenlik dahil çeşitli görevlerde bulundum. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nda, Milli Savunma Bakanlığı'nda kurduğum kliniklerde görev yaptım. Sayın Genel Başkanım beni çağırıp bu yola birlikte devam ediyoruz diyene kadar çalıştım. O'nun isteğiyle bir günde emekli olmaya karar verdim. Ülkem ve ülkemin gittikçe kararan bir ufka sahip olduğunu düşündüğüm için elimi taşın altına koyma kararı aldım."

PARTİDE KADIN KOLLARI YOK

İYİ Parti'de kadın kolları olmadığının altını çizen Toker, nedenini şöyle açıkladı: "Sayın Genel Başkanımız siyasette cinsiyet ayrımcılığı olmasını istemediği için kadın kolları kurmamaya karar verdi. Bizim kadın kollarımız olmayacak. Kadın kotası da yüzde 25 olarak belirlendi. Başlarda yüzde 30'du ancak küçük ilçelerde bu kota fazla olacağı için makul bir seviyeye çekmeye karar verdik. Genel başkanımız bu konuda çok hassas ve kararlı. Bütün teşkilatlarda yüzde 25 kadın kotası oldurulmadan hiçbir teşkilatı onaylamayacağız. Şimdiye kadar cumhuriyet tarihinde böyle bir kota konmadı ve uygulanmadı. Bu sebeple sizler, burada yapacağımız çalışmalar son derece önemli."

KARANLIĞA DOĞRU GİDİYORUZ

Meral Akşener'in özel doktoru olduğunun da altını çizen Toker, Türkiye'nin karanlığa doğru gittiğini söyledi. Ülkenin iyi yönetilmediğine değinen Toker, " Beyefendi gece istiareye yatıyor sabah kalkıp üniversite sınavını kaldırıyor. TEOG'u kaldırıyor. Bunlar çok önemli konular. Böyle kolay karar verilmez. Böyle bir şey olamaz. Bu bir cinayet. Hepimizin çocuğu var. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir idare ve yönetim olmuyor. Zarrab olayını zaten söylemeye hiç gerek duymuyorum. İçimizin kanayan yarası. Bütün dünyanın gözünün önünde Türkiye Cumhuriyeti'nin haysiyeti, şerefi yerle yeksan oldu. Buna benzer çok konu var. İnsanlarda artık bıçak kemiğe dayandı. Artık bizim başka bir alternatifimiz kalmadı. Köprüden önceki son çıkıştayız. Ya çocuğumuzla bu karanlığa gömülüp gidecek ya da canla başla uğraşıp bu düzeni değiştireceğiz. Başka çaremiz yok" ifadelerini kullandı.