Turizmin başkenti Antalya, her geçen gün çok sayıda yeni Antalyalıyı nüfusuna katmaya devam ediyor. Turistik amaçlı gelenlerin yanı sıra sağladığı iş imkânları ve tarımda ihtiyaç olan iş gücü sebebiyle nüfusu Türkiye ortalamasının çok üzerinde artan kent, trafik, alt yapı, kamusal ve yeşil alanların azlığı anlamında sorunlarla boğuşuyor. Bu sorunlar Antalyalıyı bıktırmışken, kentin tam merkezinde, ulaşım akslarının kesiştiği bir noktada yapılması planlanan proje tepki çekti.
Söz konusu alan daha önceleri de çok kez büyük projelerle anılmış ancak, bir türlü hayata geçirilememişti. Yönetime gelen siyasilerin o alanı kullanmak için çaba sarf ettikleri geçmişe bakılınca gözüküyor. Toptancı hali olarak hizmet veren alan, Bekir Kumbul tarafından halin kaldırılmasıyla boşaldı. Böylece 45 dönümlük bir arazi ortaya çıkmış oldu.
Antalya’nın merkezi konumundaki yaklaşık 45.000 metrekarelik alan, CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kumbul tarafından ihalesi yapılarak bir şirkete verildi. Daha sonra yerel seçimler yapıldı ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel oldu. 2004 yılının Türel dönemi olan zarfında, 12710 ada 8 parselde bulunan eski toptancı hal alanına, kat karşılığı kültür merkezi yaptırmak için çıkılan ihaleyi kazanan Biat İnşaat, Real AVM ile Haşim İşcan Kültür Merkezi’nin yapımına başladı. AVM’nin inşaatı 2006 yılında biterek hizmete açıldı.
O dönem de tartışma yaratmıştı
Yapımından geçen 10 yılın ardından, 2016 yılının sonbaharında, yine AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel görevdeyken, Haşim İşcan Kültür Merkezi karşılığı yapılan ve 6 Haziran 2016 tarihinde Rönesans Holding’e satılan Real AVM’nin yıkılması için, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca riskli bina tespiti yaptırıldı. Yapımı üzerinden henüz 10 yıl geçen binanın riskli çıkması şaşkınlıkla karşılandı. Aynı yılın Kasım ayında yıkım çalışması başladı. O dönem AVM’nin yıkılıp yerine, 5 katı AVM olmak üzere 15 katlı rezidans yapılacağı iddiası gündem olup tartışma yarattı, ’rant projesi’ denilerek eleştirildi.
Bu çabalara mazhar olan alanda bir kez daha dev bir proje yapılmak isteniyor. İl ve ilçe belediyelerinden geçen imar değişikliği ile alana dev bir proje yapılmasının önü açıldı.
Funda Yörük’ün planı
Şehrin göbeğinde yer alması düşünülen projenin altında Antalya Şehir Plancıları Odası Başkanı Funda Yörük’ün imzası yer alıyor. Şehrin göbeğinde yer alacak olan projenin, trafik ve nüfus yoğunluğunun sebep olmasının yanı sıra, sosyal donatı alanları ve kamusal alanlar açısından büyük sorunlar yaratacağı öngörülüyor. Hal böyleyken, şehrin geleceğinin ve imarının önemli saç ayakları arasında gösterilen Antalya Şehir Plancıları Odası’nın Başkanı Funda Yörük’ün bu projeyi planlaması tartışmaların odağında yer aldı.
Kırcami için iptal istemişti
Adeta arapsaçına dönen Kırcami imar planını iptal ettiren kişiler arasında yer alan Funda Yörük’ün kentin merkezindeki bu projeye karşı çıkmak şöyle dursun planlamasını yapması şaşkınlık ve tartışma konusu oldu. Kırcami’de vatandaşın büyük talebi karşısında trafik ve nüfus yoğunluğunu sebep göstererek iptalini isteyen Yörük’ün kentin tam merkezinde 600 konut ve bir alışveriş merkezinin yer alacağı projeyi tasarlaması, ‘’şehri değil de rantı mı düşünüyor?’’ sorusunu akıllara getirdi.
Planı yapan firma da Yörük’ün
Siyasilerin her dönem gözbebeği olan ve kullanımı için yoğun çaba sarf edilen alanda yer alması planlanan yeni projenin planlama aşamasındaki firma da oldukça dikkat çekici. Yapılması düşünülen 600 konutlu dev beton bloğunun plan tadilat işlerinin de Funda Yörük’ün sahibi olduğu firmanın üstlenmesi dikkatlerden kaçmayan detaylar arasında yer aldı.
Projenin yapılmasından yana
Şehrin imarı ile alakalı oda başkanları ve yetkililerin yer aldığı İl Koordinasyon Kurulu (İKK)’da Mimarlar Odası’nın yapılacak projeye olumsuz görüş bildirmesine karşın kurulda yer alan Yörük’ün her şeyin usulüne uygun olduğunu savunarak projenin yapılmasından yana olduğu öğrenildi.
Yatay mimari anlayışına ters
12 katlı olması planlanan yapının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son dönemde sıkça dile getirip istediği yatay mimari anlayışına ters olduğu görülüyor. Özellikle depremlerden sonra nüfus yoğunluğu ve çevreyle uyumlu olabilmesi adına Erdoğan’ın üzerine basa basa ifade ettiği yatay mimari anlayışının Antalya’da yapılacak projede es geçildiği anlaşılıyor.
Uyumlu kat zorunluluğu göz ardı edildi
12.05.2023 tarihli, 32188 sayılı resmi gazetede yer alan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 4. maddesinde açıkça belirtildiği üzere binanın kat sayısı bulunduğu çevreyle uyumlu olmak zorunda. Ancak bu projede bu uyumun söz konusu olmadığı görülüyor. Zira, projenin yapılacağı bölgede yer alan Muratpaşa Mahallesi, Cumhuriyet Mahallesi, Konuksever Mahallesi, Dutlubahçe ve Etiler Mahalle’lerindeki binalar genellikle 6 veya daha az katlı olarak imarlanmış durumda.
Antalya’nın geleceğini, kent yaşamını, trafiğini sorunlara boğacağı düşünülen proje kente ihanet edileceği anlamına geliyor. AVM alanının tarihi ve gazetemizin ulaştığı bilgiler de ihanetin arkasında bir ittifak olduğunu düşündürtüyor.
Hürses Gazetesi - Selim Çelik
Yorumlar
Kalan Karakter: